-
Son Güncelleme: 20.01.2021
BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin imzalanmasının üzerinden 30 yıl geçti.
Sözleşmenin altında Türkiye’nin de aralarında olduğu 197 ülkenin imzası bulunuyor.
Üzerinden 30 yıl gibi bir sürenin geçmesine karşın sözleşmede yer alan hakların hayata geçirildiğini söylemek mümkün değil.
Bugün de;
Çocuklar en kötü koşullarda çalıştırılıyor, emekleri sömürülüyor,
Savaşın yaşandığı bölgelerde, çocuklar çatışmaların başta gelen kurbanları arasında bulunuyor; çocuklar askere alınıyor,
Savaş, iç savaş ve ekonomik nedenler dolayısıyla yaşanan toplu göçler esnasında, çocuklar mayın tarlalarında, denizlerde yaşamlarını yitiriyorlar, sınırı koruyan güvenlik güçlerinin kurşunlarına hedef oluyorlar,
Eğitim haklarından eşit şekilde yararlanamayan çocuklar, tarikatlara teslim edilmiş durumdalar,
Aile içi ve dışındaki şiddetin en büyük kurbanlarından biri olan çocuklar, uyuşturucu bağımlılığı tehlikesiyle yüz yüzeler ve gelecek korkusu yaşıyorlar.
Benzeri sorunları yaşayan Kürd çocukları ayrıca kendi ülkesinde güvenlik güçlerinin saldırılarına da uğruyorlar.
Devletin Kürdistan’da yürüttüğü askeri operasyonlar ve şiddet politikasının kurbanları arasında çocuklar önemli bir yer tutuyor.
Kürd çocukları anneleri ile birlikte girdiği cezaevlerinde büyüyorlar.
Devletin şiddet politikası ve Kürdistan’da yürüttüğü askeri operasyonların kurbanı olan Kürd çocukları anadili ile eğitim yapma, kendi kültürüyle büyüme hakkından da mahrum. Çünkü Kürdlerin asimilasyonunu siyasetinin temellerinden birisi haline getiren devlet, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin bazı maddelerine koyduğu çekinceler nedeniyle Kürd çocuklarının eğitim ve kültür alanlarındaki haklarını yerine getirmiyor, gasp ediyor.
Türk devleti imzaladığı Çocuk hakları Sözleşmesinin gereklerini yerine getirmeli, Kürd çocuklarını da ilgilendiren maddelere koyduğu çekinceleri kaldırmalıdır.
Kürdistan Sosyalist Partisi-PSK;
Başta UNICEF ve öteki uluslararası çocuk hakları kurumlarını Kürd çocuklarının haklarının yerine getirilmesi konusunda daha duyarlı olmaya, bu konudaki görevlerini yerine getirmesi için Türk hükümetine baskı yapmaya,
Siyasi parti ve gurupları, sivil toplum kuruluşlarıyla aydınları, uluslararası sözleşmelerin Kürd çocuklarına tanıdığı hakların eksiksiz biçimde hayata geçirilmesi için el ele verip mücadele etmeye çağırır.
Çocuklarımızı geleceğimizdir.
Geleceğimizin karartılmasına izin vermeyelim.
20 Kasım 2019